Silahtarağa Cad. No: 129 Eyüp-İSTANBUL
0212 418 88 18 0212 418 88 29 0545 418 68 18 info@dilbade.com dilbade
Engelli çocuklarda birçok sorun bir araya gelerek, aile ve çocuk için yaşamı güçleştirir. Bilimsel ve bilinçli yaklaşımla yapılan rehabilitasyon çalışmaları ile, engelli çocuğun daha bağımsız bir yaşama kavuşması sağlanabilir. Yapılan tedavide, çocuğun mevcut kapasitesinin korunması ve potansiyeli dahilinde günlük yaşama katkıda bulunacak fonksiyonları doğru hareket paternleri ile kazandırmak hedeflenir. Bu bağlamda tedavi programımız çok faktörlü olmalıdır. Çocuğumuzun sadece motor kapasitesi değil aynı zamanda duygusal, zihinsel ve sosyal durumu da göz önünde bulundurulmalıdır. Çocuğumuza bu çerçeveden yaklaşabildiğimizde ancak başarılı oluruz.
Kurumumuz fizyoterapi birimimizde çalıştığımız başlıca hastalık grupları;
· CEREBRAL PALSY
· BRACHIAL PLEXUS YARALANMALARI
· KAS HASTALIKLARI
· SPİNA BİFİDA
· DOWN SENDROMU
· MOTOR GELİŞİM GERİLİĞİ
· ÖZEL SENDROMLAR
Bu hastalık gruplarının dışında da fizyoterapi ihtiyacı olan çocuklarımız başvurursa, değerlendirme seansından sonra, tedavimize başlamaktayız.
Bireyler birbirinden farklı ve benzer özelliklere sahip olup, benzerliklerini ve farklılıklarını dikkate alan, gelişmekte ve değişmekte olan dünyaya ayak uydurmalarını sağlayacak bir eğitim sürecine gereksinim duymaktadır. Bireyler benzerlik ve farklılıklardan kaynaklanan gereksinimleri dikkate alınarak eğitim sürecine dahil edilmektedir. Yaşları ve gereksinimleri doğrultusunda okul öncesi, ilköğretim, yükseköğretim olanaklarından yararlanmaktadır.
Merkezimizde bulunan psikolojik danışmanlık birimimizde psikoloğumuz tarafından hem özel eğitime gereksinim duyan hem de normal gelişim gösteren yetişkin, çift, aile, çocuk ve genç bireylere yönelik terapi hizmeti verilmektedir. Bu seanslarla bireylerin kişisel gelişimlerine ve problem çözmelerine profesyonel yardım sunulması amaçlanmaktadır.
Engelli çocuklarda aquaterapi/hidroterapi, egzersizin keyifli ve eğlenceli hale gelmesini sağlayarak, tedavi seansının sıkıcılığı ve monotonluğu ortadan kaldırmaktadır. Sadece fiziksel engelliler için değil, otistik, mental retarde, hiperaktivite ve öğrenme güçlüğü olan çocuklarda da aquaterapi/hidroterapiden yararlanılabilmektedir.
Özel eğitim ve rehabilitasyon multidisipliner bir çalışma içerir.
Alanında deneyimli, akademik düşünen, gelişimlere ve yeniliklere açık, teknolojiyi takip eden bir ekibiz.
Bireyin rehabilitasyon ekibine hızlı ve doğru bir şekilde ulaşmasının, iyileşme sürecini ne denli etkilediğini 10 yılı aşkın bir süredir yapmış olduğumuz çalışmalarla hem öğrendik, hem de bilimsel olarak kanıtladık.
Merkez tercihinde ekip ve akademik düşüncenin ne kadar önemli olduğunun bilincindeyiz.
Aileler çocukları için ne isterse, bizler de çocuk için yararlı olacak ne varsa “o”nu isteriz, “o” bir eğitim olur, “o” bir yeni bir fizyoterapi yaklaşımı olur. DİLBADE hepsinin kesişme noktasıdır.
Çocuğunuz ile eğitim süreci içerisinde karşılaşacağınız sorunlara birlikte çözüm bulacak, sizlerin ailenizden biri olacağız.
Kayıt İçin Yapılacak İşlemler:
RAM’da İnceleme İçin Gelecek Çocuklarımız İçin Getirilmesi Gereken Evraklar (İlk Kez İncelenecekler)
Kuruma Kayıt Olmak İçin Gerekli Belgeler:
RAM Raporu Yenilemek İçin Gelecekler:
http://www.trtspor.com/videolar/fikret-ormandan-engelli-cocuklara-ziyaret-21878.html
http://www.cnnturk.com/spor/futbol/fikret-ormandan-engelli-cocuklara-ziyaret
http://www.milliyet.com.tr/fikret-orman-dan-engelli-cocuklara-besiktas-2426916-skorerhaber/
http://www.timeturk.com/fikret-orman-engelli-cocuklarin-cagrisina-kulak-verdi/haber-568049
http://www.eyup.bel.tr/icerik/40/8870/eyuplu-cocuklar-icin-ozel-rehabilitasyon-merkezi.aspx
http://www.haberler.com/eyuplu-cocuklar-icin-ozel-rehabilitasyon-merkezi-4672365-haberi/
SÖZÜN BİTTİĞİ, ELİN UZANDIĞI YERDEYİZ…
Sözle, gözle, özle uzanır ellerimiz… Şefkatle büyütür ortaklaşa sevgimizi... su verir, can verir, hayat verir… ve yeşeren her tohum vazgeçilmez nadide bir ağacı olur uçsuz bucaksız hayat denilen ormanın.
Durup ufka baktığımızda yemyeşil ve kusursuzdur her daim orman… içinde yürüyüp kaybolduğumuzda her ağacın gövdesi farklı, yaprağı, boyu, kokusu, tadı, kökü, toprağı farklı farklıdır…
Uçsuz-bucaksız tek başına harikulade; hayat, farklılıklarıyla mükemmel bir ormandır işte… Özel bir gözle baktığımızda gören göz değil özdür… “özel”inden anladığımız budur eğitimin... Gördüğümüz hiçbir zaman eksik değildir, farklıdır! Ve her farklılık; aslında ormanın kendisidir bilmediğimiz, yani hayatın kendisidir!...
Her ağaç, bir bir değerlendirildiğinde on yılları aşkın bir tecrübeyle…
Her yaprağı… her filizi… her dalı… ağacın köküne kadar inecek bir titizlikle…
Ağacı; kendinden ayrı tutmadan, ağacın kendisi olduğunu hissedecek azim ve özveriyle…
Bağımsız, kendine yeten, yüzünü güneşe dönen, ve hatta ormanın bütünlüğünü göz ardı etmeden, ormanın vahşiliğine direnen her fidan... bizimle işte!…
“Engel” kaldırmaya mecbur olduğumuzdur aslında, kendi beynimizden… “özür”se sadece dilenmesi gereken; karşımızdakine acıyarak baktığımız yüzünden, kendi gözlerimizden….
Sabırla… zamanın ve mekanın kusursuzluğuna hassasiyetle… yeri geldiğinde kendimizi katarak hayata ve ormana… yavaş yavaş ve titizlikle; farkındayız neye talip olduğumuzun... Alanımızın ciddiyet ve özengerektirdiğini biliyoruz: özel eğitimin, fizyoterapinin, psikolojinin ve zamanın değerli olduğunu da … boşa harcayacak tek saniyemiz bile yok…
Gökyüzüne doğru uzayacağına inanarak dallarının her fidanın, hep birlikte çok çalışarak yol alacağımızı biliyoruz, hakikatten ve bilimin yolundan ayrılmadan hatta…
Aşağıdaki formu kullanarak bilgilerinizi bize yollayabilirsiniz. Formu doldururken MS Word'te hazırlanmış bir özgeçmişinizi de ekleyebilirsiniz. Formda belirttiğiniz iletişim bilgileri yoluyla irtibata geçilecektir.
Bireyin akademik hayatına taban oluşturan, sayı, renk, şekil, büyük-küçük, az-çok vb kavramların kazandırılmasıdır.
Dil gelişiminin sağlanmasına yönelik yapılan çalışmalardır.
Günlük yaşamda ihtiyacı olan özbecerilerin kazandırılmasıdır.
Giyinme-soyunma, yemek yeme, kişisel temizlik gibi temel becerilerin bağımsız şekilde gerçekleştirilmesini hedefler.
Her birey bir aile içerisinde doğar, gelişir, ilk sosyal yaşantısını ailesi içinde tecrübe eder ve toplumsal yaşam içinde hayatını sürdürür. Aile, bireyin yaşamında hayati öneme sahiptir. Ancak bunun yanında, her çocuk özellikle okul hayatının başlamasıyla beraber sosyal yaşama katılır ve uyumunu kendi çözüm yollarıyla hayatına uygular. Ailede başlayıp devam eden bu uyum süreciyle, çocuk topluma katılır, birey olmaya başladığını fark eder. Ayakları üzerinde durmak için mücadele etmeye başlar “ben” olduğunu hissetmeye çalışır.
Eğitim ailede başlar, okulda ve sosyal hayat etkinliklerinde devam eder. Birey hayat boyu eğitim sürecine dahil olarak, kendini var etmeye çaba gösterir.
Özel eğitime gereksinim duyan bireylerde, rehabilitasyon merkezlerinde yapılan sosyal hayat ve toplumsal yaşam becerileri çalışmaları özellikle önem kazanmaktadır. Çocuğun bilişsel ve iletişim becerilerinin gelişmeye başlamasıyla birlikte, sosyal hayat uyumu da artacaktır. Yapılan çalışmalar çocuk ve aile için yol gösterici ve destekleyici nitelikte olacaktır. Bu çalışmalarla birey kendisini ve çevresini tanımaya ve hayatını bağımsızlaşarak devam ettirmeye başlar.
Otizmli bireylerde yapılan sosyal beceri gelişimi çalışmaları farklıdır. Otizmi bir iletişim bozukluğu olarak değerlendirecek olursak, bu bozukluğa sahip bireylerde özellikle göz kontağı kurmada, çevresindeki kişi/leri ayırma becerisinde, dikkati toplama ve sürdürmede, akran ilişkisi becerisi gelişiminde, duygu ifade etme ve duygu ifadelerine verilen tepkilerde normal gelişim gösteren çocuklara oranla gerilik görülmektedir. Bu becerilerin gelişimi için yapılması gereken çalışmalar şöyle sıralanabilir:
-Akademik beceri (yönergelere uyma, bağımsız olarak çalışma, boş zamanı değerlendirme…) öğrenmelerini kolaylaştırma,
-Sosyal kabul düzeyini arttırarak arkadaş/öğretmen ilişkilerini geliştirmede,
-Sosyal uyum (paylaşma, sorumluluklarını yerine getirmede, kurallara uyma) davranışlarını arttırmada,
-Kendilerini kontrol etme becerileri (öfke kontrolü, dürtü kontrolü, zaman yönetimi, problem çözme, duygularını ifade etme) bu çalışmalarla desteklenmelidir.
MERKEZİMİZDE UYGULANAN PSİKOLOJİK TESTLER
Denver Gelişimsel Tarama Testi: 0-6 yaş arası çocuklara uygulanan genel gelişimi tarama testidir. Bu test ile çocuğun gelişiminin kendi akran grubu ile karşılaştırılması amaçlanır. Çocukla birebir uygulanır. Testin 4 alt inceleme alanı vardır. Bunlar: Dil gelişimi, kişisel-sosyal gelişim, ince motor ve kaba motor beceri gelişimidir.
Ankara Gelişim Tarama Envanteri (AGTE): 0-6 yaş arasındaki çocukların gelişimsel açıdan değerlendirilebilmesi amacıyla uygulanan bir envanterdir. Çocuk ruh sağlığı alanında çalışan Psikologlar tarafından uygulanmaktadır. Çocukların, 0-3 aydan başlayarak, 48-72 ay dilimine kadar aylık periyotlarla; dil gelişimi, zihinsel becerileri, küçük-kas gelişimi, büyük-kas gelişimi, sosyal gelişimi ve öz bakım becerileri tek tek incelenip gözlenerek puanlanır. Bu değerlendirme eğer mümkün ise anne-baba ve çocuğun bir arada olduğu bir ortamda yapılır.
Catell 2A-Catell 3A Zeka Testleri: Çocuklarla ve ergenlerle uygulanan zeka testleridir. Catell 2A, 7 yaşından başlayarak lise mezunlarına kadar uygulanır. Catell 3A formu ise üniversite öğreniminie devam eden ve üniversite mezunlarına uygulanan zeka testidir.
Benton Görsel Bellek Testi: 8 yaş üzeri bireylere uygulanan bu testte, bireyin belleğini anlık ve gecikmeli olarak değerlendirmede kullanılabilir. Bu testle birlikte bireyin görsel belleği, görsel algılaması da ölçülebilir. Aynı zamanda bireylerin dikkat süresi adına da önemli ipuçları saptanabilir.
Frostig Gelişimsel Görsel Algı Testi: 4-8 yaş arası çocuklara uygulanır. Test çocuktaki görsel algı problemini ve göz-motor problemlerini tespit etmek amacıyla kullanılır. Bu testle 5 algısal beceri değerlendirilir:
1. El-göz kkordinasyonu
2. Şekil- zemin ilişkisi
3. Şekil değişmezliği
4. Mekan-konum algısı
5. Mekan ilişkilerinin algısı.
Metropolitan Okul Olgunluğu Testi: 4-6- yaş arası çocukların ilköğretime hazır olup olmadıklarını saptamada kullanılan bir testtir. Bu testin sonucunda çocukların zihinsel, psikolojik ve fizyolojik yapıları değerlendirilir. Testin içeriğinde kelime anlama, cümleler, genel bilgi, eşleştirme, sayılar,k kopya etme gibi becerilerin saptanması amacı vardır. Testin sonucunda çocuğun okula gitmeye hazır olup olmadığı sonucu elde edilebilir.
Porteus Labirentleri Testi: 7-14 yaş arası bireylere uygulanan zeka testidir. Zekanın planlama ve genel yeteneğini belirlemek amacıyla kullanılmaktadır.
Gesell Gelişim Figürleri Testi: 1-7 yaş arası çocuklara uygulanır. Bu testle çocuğun görsel algı gelişimi incelenmiş olur. 9 geometrik şekilden oluşur. Çocuğun başarabildiği itemlerle çocuğun genel zeka bölümü hesaplanabilir.
Peabody Resim Kelime Eşleştirme Testi: Çocuğun dil gelişimini ölçmek amacıyla kullanılan bir testtir. 2,5-18 yaş arası bireylere uygulanır. Gelişim testidir. Kartlarla uygulanır. 8 resmin bulunduğu 50 karttan oluşur.
Good Enough- Harris İnsan Çiz Testi: Zeka testidir. 4-10 yaş arası çocuklara uygulanması genellikle uygun bulunur. Bu testle çocuktan, boş bir kağıda bir insan çizmesi istenir. Çocuğun yaşına uygun olarak kullandığı detaylarla ve uzmanın sorduğu sorularla birlikte objektif olarak çocuğun zeka bölümü bu test sonucunda belirlenebilir.
Testlerimiz, merkezimizde psikoloğumuz tarafından uygulanıp değerlendirilmektedir.
Bireylerin gelişim ve eğitim sürecinde okul-aile-toplum işbirliği büyük öneme sahiptir. Özel eğitim merkezinde bireyle yapılan çalışmalar, okulda öğretmenler ve evde aile tarafından desteklendiğinde özel eğitim çalışmaları amacına ulaşmaktadır. Bu etkileşimli çalışmayı gerçekleştirebilmek amacıyla, özel eğitim meslek elemanı ile aile bir araya gelerek, çalışmaları yönlendirebilirler.
Bu süreçte, meslek elemanı engelli birey için gerekli olan çalışma programını hazırlayıp, birey ile çalışır ve aile ile paylaşır. Aile çocuğun rutin olarak günlük aktivitelerinin arasına çalışma programını da dahil eder ve etkinlik takvimi çalışmaların gelişmesiyle yenilenerek devam eder.
Bu süreçte ailenin eğitime ve öğretime etkin katılımı çok önemlidir. Çünkü bireyi en iyi tanıyan ve günlük hayatta çalışmaları devam ettirecek kişiler ise aile bireyleridir. Özel eğitim çalışmalarının sürekli pekiştirilmesi, öğrenmenin kalıcı olmasında çok önemlidir.
Ayrıca, danışmanlık sürecinde, ilgili meslek elemanı, engelli bireye eğitim ve öğretimle destek olmasının yanı sıra, ailenin eğitimine ve rehabilitasyonuna da ayrıca destek verir.
Her türlü soru ve öneriniz için mutlaka bize ulaşın
Duysal entegrasyon merkezi sinir sisteminde gerçekleşir. Duyu bütünleme terapisinde bizim amacımız; çevreden gelen uyaranların duyu organları tarafından algılanarak merkezi sisteminde işlenip uygun cevabın ortaya çıkmasını sağlamaktır. Bu sayede çocuğun fiziksel, sosyal, psikolojik ve akademik gelişimi sağlanır.
Bu tedavi yaklaşımının temelleri, maymunların kollarındaki sinirlerin kesilmesi sonucu kollarını oynatamadıkları ve zamanla bu kolu kullanmayı unuttukları, daha sonra maymun sağlam kolu kısıtladıklarında hasta kolu yemek yeme aktivitesi için zorlayarak kullanmaya ve zamanla da daha iyi şekilde elini hareket ettirmeye başladıkları gözlenerek atılmıştır.
Bizim uyguladığımız tedavi programında da çocuğun sağlam kolu kısıtlanarak problemli kol kullanımının artırılması amaçlanmaktadır. Bu programda kısıtlama süresi, ne şekilde kısıtlanacağı aile ile konuşularak belirlenmektedir.
Son yıllarda ülkemizde farklı isimler ve uygulama yöntemleri ile yaygınlaşan uzay terapi (3D YÖNTEMİ, THERASUİT, PENGUEN TERAPİ vb…) yöntemi, fizyoterapi enstrümanları içinde çok yaygın kullandığımız ve olumlu sonuçlar aldığımız bir terapi yöntemidir. Kendine ait özel kıyafetler, yaylar, ipler, kemerler, ağırlıklar vs'den oluşmaktadır. Çocuğun yapamadığı fonksiyonu çeşitli aparatlar kullanarak yapabilmesine yardımcı olmaktayız.
Sanal Gerçeklik, katılımcılarına gerçekmiş hissi veren, bilgisayarlar tarafından yaratılan dinamik bir ortamla karşılıklı iletişim olanağı tanıyan, üç boyutlu bir benzetim modelidir.
İş-uğraşı terapisi, fiziksel ve zihinsel kısıtlılıkları olan çocukların yeni beceriler öğrenmesine ve günlük hayata daha aktif ve özgüvenle katılmasına yardımcı olur. Bununla birlikte görsel yetenekleri ve algılama becerilerini, kognitif (bilişsel) yetenekleri, duyuların değerlendirilmesini, ince motor aktivitelerini geliştirir, destekler. Bu yaklaşımla, çocukların özgüvenlerini ve başarı duygularını pekiştirirken, bağımsızlık kazanmalarını sağlıyoruz.
Uzun yıllardır yapılan araştırmalar göstermiştir ki denge problemi olan hastalarda en önemli ve en etkili tedavi yaklaşımları vestibüler rehabilitasyon tedavileridir. Bu tedavi yaklaşımında amacımız; santral kompanzasyon sürecini hızlandırmak, çocuğun kendini güvende hissetmesi, günlük aktif yaşama katılmada sıkıntı yaşamaması, düşme ve yaralanmaların engellenmesidir. Ayrıca toplumdan soyutlanarak anksiyete, panik bozukluk ve majör depresyon gibi ek psikolojik rahatsızlıklardan uzaklaşmasını sağlamaktır. Bu anlamda tedavi programı çocuğun ihtiyacına göre ekip elemanları ve aile ile birlikte belirlenmektedir.
Yürüme aktivitesinin basma ve salınım olmak üzere 2 fazı bulunmaktadır.Çocuk yürüme analizine uygun olarak tasarlanmış ortamda yürütülerek bu fazların hangi aşamalarında normalden sapmalar olduğu belirlenir. Bunun sonucunda çocuğun rehabilitasyon programında çalışılması gereken egzersizler belirlenir ve eğer ihtiyaç duyulursa uygun cihazlama yapılmaktadır.
1970’li yıllarda kullanılmaya başlanan kinesiobant tekniği, temel olarak sinir sistemi, kas-iskelet sistemi ve dolaşım sistemi üzerine etki eder. Kinesio bant hafif, yapışkan, elastik özelliğe sahip olması ve derinin özelliklerini taşıması nedeniyle diğer bantlardan farklıdır. Hiçbir kimyasl madde içermez. Alerji riski çok azdır. Farklı renkleri olmakla birlikte, etki açısından renklerin farkı yoktur.Kurumumuzda uygulanan bantlama tedavisi bu alanda eğitim almış fizyoterapistlerimiz tarafından uygulanmaktadır. Kas güçlendirme, kas inhibisyonu, yerleşmemiş deformiteyi düzeltme vb amaçlarla çocuklarımızın ihtiyaçlarına uygun olarak yapılmaktadır.
20. YY’ın başlarında Joseph Pilates tarafından geliştirilmiş fiziksel fitness sistemidir. Pilatesde her bir egzersizin çok kez tekrarı yerine daha az sayıda tam kontrol ve belirli bir biçim içinde uygulanması tercih edilir. Nefes egzersizleri ile kombine edilen pilates eğitiminde esneklik, güç, beden farkındalığı, enerji ve gelişmiş zihinsel konsantrasyon sağlanır.
Thera-Togs Terapi, genel olarak bireylerin duruşu ile ilgili düzenlemeler yapmak için tasarlanmıştır. Zayıf kası destekleyerek ve yanlış pozisyonları önleyerek zamanla gelişebilecek ortopedik bozuklukların da önüne geçmektedir. CP, Motor Gelişim Geriliği, Postüral Kontrol Bozuklukarı, Otizm gibi birçok nöromotor ve nöro davranışsal teşhisli çocuklarda fayda sağlayabilmektedir.
Su, hayatın devamlılığı ve canlılığı için vazgeçilmez temel unsur, hatta hayatın kendisidir. Vücut ağırlığının %70’i su olduğunu ve %10’unu kaybettiğimizde yaşamın tehlikeye girdiğini biliyoruz.
M.Ö. 2000 yıllarından beri su tedavilerde kullanıla gelmiş olup 20.y.y. başlarından itibaren de modern kaplıca/hidroterapi uygulamaları tüm dünyada yaygınlaşmaya başlamıştır.
Suyun kaldırma gücü ile, vücut ağırlığının %90’ını kaybeder, kaslar gevşer, tonus azalır. Hareket kolaylığı sağlanarak; çok az kuvvetle egzersiz yapılabilir. Otonom sinir sistemi uyarılarak genel bir sedasyon (gevşeme) sağlanır.
Suyun termik (ısı) etkileri, kaslarda ve yumuşak dokularda gevşeme sağlar, damarları genişleterek dolaşımı arttırır. Bu sayede spazmın çözülmesi ve ağrının azalmasına katkıda bulunur.
Suyun basıncı ile akciğerlerde dolaşım artar ve akciğerin üst bölümünün havalanmasını arttırarak vücudun oksijenlenmesine ve yenilenmesine yardım eder.
Suyun viskozitesi, harekete karşı oluşan dirençtir. Hareketin hızı arttıkça kuvvette artar, yönü ne olursa olsun. Nörolojik uyarılar artacağından nörolojik rehabilitasyonda çok önemlidir. Bu etki ve kaldırama kuvvetinden yararlanılarak su içi egzersizler geliştirilmiştir.
Su içi egzersiz, yoğun kas ve dolaşım sistemini çalıştırmaktadır.
Su dışında yapılan egzersizler sırasında yerçekimi nedeniyle zorlanan uzuvların, bacakların ve omurganın bel kısmının, uzun süreli dayanıklılık ve antremanları su içinde daha yoğun ve etkin bir şekilde yapılabilmektedir.
Su içi egzersizlerinin etkilerinden nörolojik hastalıklarda tedavi amacıyla yararlanılmakta, kara egzersizlerinden daha yoğun uygulanabilmekte ve özellikle yürüme engelliler için uygun ortam yaratılmaktadır.
Engelli çocuklarda hidroterapi, egzersizin keyifli ve eğlenceli hale gelmesini sağlayarak, tedavi seansının sıkıcılığı ve monotonluğu ortadan kaldırmaktadır. Sadece fiziksel engelliler için değil, otistik, mental retarde, hiperaktivite ve öğrenme güçlüğü olan çocuklarda da hidroterapiden yararlanılabilmektedir.
Merkezimizde konusunda deneyimli uzman danışmanlarımız tarafından tasarlanan hidroterapi havuzumuz, her yaş gurup engelliye hizmet verecek şekilde dizayn edilmiştir. Her türlü su içi egzersizlerin yapılabildiği gibi, su içi paralel bar ile yürüme eğitimleri verilebilmektedir. Yürüme esnasındaki problemlerin görülebileceği şekilde bir tarafı cam olarak tasarlanmış, ayrıca kamera ile yürüme analizlerini yapabilecek şekilde su altı çekimler yapılabilmektedir.